Ceza Hukuku
Ceza Hukuku

Ceza davaları, Suç ve Cezalar, Cezayı Etkileyen Haller, Suç Tasnifleri, Teşebbüs, İştirak, Tekerrür, İçtima, Taksir/Bilinçli Taksir, Kast ve Olası Kast...

0850 455 15 05


Suç adı verilen davranışlara uygulanacak olan yaptırımları belirleyen kurallar bütününe ceza hukuku adı verilmektedir. Ceza hukuku toplumsal yaşamda meydana gelen ihlallerde en son uygulanacak olan hukuk dalıdır. Toplumsal yaşamda ortaya çıkan her türlü hukuka aykırılık hallerinde ceza yaptırımı uygulanmaz.

Örneğin kabahat teşkil eden eylemler hukuka aykırı olmasına rağmen bu tür hukuka aykırılık hallerinde ceza değil idari yaptırımlar uygulanmaktadır.

Ceza hukuku günümüzde insancıl temellere dayandırılmaktadır. Nitekim, suçlanan her kim olursa olsun, suçluluğu bir mahkeme kararıyla sabit oluncaya kadar hiç kimse suçlu sayılamaz ( Masumiyet Karinesi ). Bu sebeple Ceza Muhakemesi hukukunda soruşturma aşaması ( İddianamenin kabulünden önceki aşama ) sırasında suç isnadı altında bulunan kimseye ŞÜPHELİ; İddianamenin kabulünden karırın kesinleşmesine kadar olan süreçte suç şüphesi altında olan kimseye ise SANIK denmektedir. Karar kesinleştikten sonra ancak HÜKÜMLÜ denilmektedir.

CEZA HUKUKUNA HAKİM OLAN İLKELER

1- Hukuk Devleti İlkesi

2- Suçta ve Cezada Kanunilik İlkesi:

Suç adı verilen insan davranışının ve bunun karşılığında uygulanacak yaptırımın ANCAK YASA İLE belirlenmesini öngören ilkedir. Yasallık ilkesi ilk kez 1876 Kanuni Esasi ile düzenlenmiştir.

Kanunilik ilkesinin beş adet sonucu vardır. Bunlar:

- a. Belirlilik(açıklık) ilkesi,

- b. Aleyhe Kanunun Geçmişe Yürütülmesi Yasağı ilkesi,

- c. Kıyas YASAĞI ilkesi,

- d. İdarenin Düzenleyici İşlemlerle Suç Oluşturması ve Hürriyet Bağlayıcı Ceza Vermesi YASAĞI ilkesi

Not: İdare tüzük, yönetmelik gibi işlemlerle suç oluşturamaz ve ceza veremez.

-e. Örf Adete Dayanılarak Suç Oluşturma ve Ceza Verme YASAĞI ilkesi

3. Kusursuz Suç ve Ceza Olmaz İlkesi,

4. Ceza Sorumluluğunun Şahsiliği İlkesi,

Not: Tüzel kişilere ceza verilemez.

5- Adalet ve Kanun Önünde Eşitlik İlkesi

6- İnsan Haysiyetinin Korunması İlkesi

7- Non Bis İn İdem İlkesi

Not: Failin işlemiş olduğu bir fiil nedeniyle tek bir ceza verilmesi, bir suça bir ceza şeklinde formüle edilen ilkedir. Bu ilke uyarınca yargılama yapılarak hüküm verilen bir konu hakkında yeniden yargılama yapılamaması ( kesin hüküm dava engeli- ön şart ) gerekir.

CEZA KANUNUNUN UYGULANMASI

ZAMAN BAKIMINDAN UYGULAMA

Kural: Kişi suç işlediğinde yürürlükte olan yasanın DERHAL uygulanmasıdır.

İstisna: Suç işledikten sonra yürürlüğe giren yasa hükümleri failin lehine ise yasa geçmişe yürür ve fail bu hükümlerden yararlanır.

-Suç fiil ‘in tamamlandığı anda işlenmiş sayılır.Verilen cezalar derhal uygulanır(infaz başlatılır). Ancak üç halde hükümlünün aleyhine hükümler içeren yasa uygulanmaz:

- Hapis Cezasının Ertelenmesi

- Koşullu Salıverme.

- Tekerrür.

YER BAKIMINDAN UYGULAMA

Ceza kanunun yer bakımından uygulanmasında farklı sistemler mevcuttur. Bunlar:

Mülkilik:

Failin veya mağdurun vatandaşlığına bakılmaksızın suç nerede işlenmiş ise o ülkenin ceza kanunlarının uygulanmasını ifade eder.

Türk Ceza Kanununun 9. Maddesine göre: “ Türkiye de işlediği suçtan dolayı yabancı ülkede hakkında hüküm verilmiş olan kimse Türkiye de yeniden yargılanır ”. 

Suç olarak sayılan hareketlerin bir kısmı veya tamamı Türkiye de gerçekleştirilmiş ise ya da netice Türkiye de gerçekleşmiş ise SUÇ TÜRKİYE DE İŞLENMİŞ SAYILIR.

Şahsilik:

Şahsilik sistemi ikiye ayrılır. Bunlardan birisi failin vatandaşlığını esas alan faile göre şahsilik diğeri ise mağdurun vatandaşlığını esas alan mağdura göre şahsilik.

Faile GÖRE ŞAHSİLİK: Failin işlemiş olduğu suçtan ötürü failin vatandaşı olduğu ülkenin ceza kanunları uyarınca cezalandırılmasıdır.

Suçtan zarar gören mağdurun vatandaşı olduğu devletin ceza kanunlarının uygulandığı sistemdir.

Türk Ceza Kanuna göre:

- Türkiye nin zararına,

- Türk Vatandaşı zararına,

- Türk Kanunlarına göre kurulmuş ÖZEL HUKUK TÜZEL KİŞİSİ ne karış suç işlenmiş ise mağdura göre şahsilik sistemi uyarınca Türkiye de yargılama yapılabilecektir.

Koruma Sistemi

Failin vatandaş ya da yabancı olup olmadığına bakılmaksızın devlet varlığına yönelik bir suçun yurt dışında işlenmesi halinde bu suçun mağdur devletin kendisi tarafından cezalandırılmasına imkan tanıyan sistemdir.

Bu suçlar: İşkence, Soykırım, Fuhu, Parada Sahtecilik, Mühür Sahteciliği, Devletin Egemenlik Alametlerine Karış işlenen suçlar, Devlete karşı işlenen suçlar, Anayasaya karşı işlenen suçlar, Casusluk, Rüşvet, vs. Bu suçları işleyenler Adalet Bakanının talebi ile Türkiye de yeniden yargılanabilir.

Evrensellik Sistemi

Dünyanın neresinde olur ise olsun, hiçbir suçun cezasız kalmaması amacıyla kabul edilen sistemdir. Bu durumda mağdur da fail de yabancıdır. Ancak işlemiş olduğu suç çok vahim bir suç olduğu için hangi ülkede olursa olsun suç işleyen kişi yargılanabilir ve cezalandırılabilir.


GERİ VERME

Geri verme devletler arasında imzalanan ikili anlaşmalarla düzenlenmiştir. Geri verme ancak Türkiye nin egemenlik sahası dışında işlenen suçlar için söz konusu olabilir. Çünkü Türkiye nin egemenlik alanında işlenen suçlara mutlak surette TÜRK KANUNLARI UYGULANACAK ve fail Yabancı olsa da Hiçbir surette GERİ VERİLMEYECEKTİR.

Geri verme sadece yabancı failler için söz konusudur. Anayasaya göre VATANDAŞ ULUSALARARASI CEZA DİVANININ GEREKTİRDİĞİ YÜKÜMLÜLÜK DIŞINDA HER NE SEBEPLE OLURSA OLSUN GERİ VERİLMEZ.

KİŞİ BAKIMINDAN UYGULAMA

Eşitlik ilkesi uyarınca suç işleyen kimsenin sıfatına bakılmaksızın kanun önünde eşitlik ilkesi uyarınca yargılanması ve cezalandırılması Ceza Hukukunun temel ilkelerindendir. Ancak bu kuralın istisnaları bulunmaktadır:

1- Cumhurbaşkanı: Vatana ihanet dışında cezai sorumluluğu yoktur.

2- Yasama Dokunulmazlığı: Milletvekillerine tanınan bu dokunulmazlık iki türdür. Bunlardan birisi kürsü dokunulmazlığı ikincisi ise yargılamaya karşı tanınan kişisel dokunulmazlık.

3- Yargı Bağışıklığı ( Diplomatik Dokunulmazlık ): Diplomatik dokunulmazlık sebebiyle sağlanan bağışıklıktır. Yabancı ülkede görev ile ilgili ya da görevi ile ilgili olmayan bir suç işleyen diplomat o ülkede yargılanamaz. Böyle bir suçtan dolayı sadece kendi ülkesinde yargılanabilir.

4- NATO Askerleri: Türkiye de bulunan yabancı ülke askerleri de bazı suçlarda dokunulmazlığa sahiptir.

SUÇ:

Kanunda yazılı olan suç tanımına uyan ( Kanunilik ), suç işleme kabiliyeti bulunan bir kimse tarafından işlenen ( Kusurluluk ), Hukuka Aykırı nitelik taşıyan ( Hukuka Aykırılık Unsuru ) insan davranışına ( Maddi Unsur ) suç adı verilir.

CEZA SORUMLULUĞUNU KALDIRAN VEYA AZALTAN NEDENLER

Suç sayılan eylemlerin bazı şartlar altında gerçekleştirilmesi halinde suç olarak kabul edilmemesi ve bazı hallerde de suç sayılmakla birlikte ceza indirimi yapılması ya da hiç ceza verilmemesi sonucunu doğuran nedenlerdir.

HUKUKA UYGUNLUK HALLERİ

1- Meşru Müdafaa.

2- Kanun Hükmünün Yerine Getirilmesi.

3- Hakkın Kullanılması.

4- Mağdurun Rızası.

Bu durumlarda işlenen fiiller suç değildir. Bu hallerde kişiye ceza verilmez ve güvenlik tedbiri uygulanamaz, dava açılmış ise BERAAT KARARI VERİLİR. Bu nedenler objektiftir. Kişiye bağlı nedenler değildir.

HUKUKA UYGUNLUK NEDENLERİNDE SINIRIN AŞILMASI

Hukuka uygunluk nedenlerinde sınırın aşılmasında üç durum söz konusudur:

Kasten aşılması: Sınır kasten aşılmış ise suç oluşur. Örneğin saldırgan saldırıyı bitirmiş ve arkasını dönüp gider iken ona karşı öldürme fiili gerçekleştirilirse kasten öldürme suçu oluşur.

Taksirle Aşılması: Eğer sınır dikkatsizlik ve özensizlik sebebiyle aşılmış ise eylem taksirli olduğunda cezalandırılıyorsa taksirli halden ceza verilir.

Korku Heyecan ve Panik İle sınırın aşılması: SADECE MEŞRU MÜDAFAA HALİNDE olayın olduğu sırada, heyecan ve panik ile sınırın aşılması durumunda failin SORUMLULUGU YOKTUR.

CEZA SORUMLULUĞUNU KALDIRAN VEYA AZALTAN NEDENLER

Ceza sorumluluğunu kaldıran veya azaltan nedenler şunlardır:

1- Zorunluluk hali ( ıztırar )

2- Haksız Tahrik

3- Bağlayıcı Emrin Yerine Getirilmesi,

4- Cebir, Şiddet, Korkutma ve Tehdit

5- Hata

6- Yaş Küçüklüğü

7- Sağır ve Dilsizlik

8- Akıl Hastalığı

9- Geçici Nedenler, Alkol ve Uyuşturucu Etkisinde Olma: Zorla alkol ya da uyuşturucu verilerek irade yeteneği zayıflamış kişinin suç işlemesi halinde bu kimseye ceza verilmez.

İRADİ OLARAK ALKOL VEYA UYUŞTURUCU ALINMIŞ İSE VE BU ETKİ İLE SUÇ İŞLENMİŞ İSE BU DURUMDA FAİLİN CEZAİ SORUMLULUĞU TAMDIR. CEZADAN HİÇ BİR İNDİRİM YAPILMAZ.

HAREKETE GÖRE SUÇLARIN AYRIMI

- İcrai Suçlar – İhmali Suçlar: İcrai suçlar yapılmaması gereken hareketlerin yapılması şeklinde ortaya çıkar. Bir kimseye ateş edilmesi icrai, Hemşirenin hastanın ilacını vermemesi ihmali suçtur.

- Bağlı Hareketli- Serbest Hareketli Suç: Suçun yalnızca belli bir hareketlerin yapılması suretiyle işlenebileceği kanunda açıkça yazıyor ise bu suçlar bağlı hareketli suç söz konusudur.

- Tek Hareketli Suç- Çok hareketli Suç- Seçimlik Hareketli Suç- İtiyadi Suç:

Suçun oluşabilmesi için kanunda sadece tek bir hareket sayılmış ise bu durumda tek hareketli suç söz konusudur. Örn: Özel belgede sahtecilik suçu için; özel belge sahte olarak düzenlenecek ve bu sahte belge kullanılmış olacak. Sahte belge kullanılmamışsa suç oluşmayacaktır(İki hareketli suç)

KUSUR

Bir fiilin isnad kabiliyeti ( kusur kabiliyeti ) bulunan bir kimse tarafından bilerek ve isteyerek ve faka en azından bilerek yapılmasıdır.

Suç işleme kabiliyeti ( kusur yeteneği ) olmayan bir kimse suç işlemiş ise cezalandırılmaz.

Kusurluluk iki şekilde ortaya çıkar: KAST ve TAKSİR.

Ceza kanununda ASIL OLAN KAST tır. Kasten işlenen suçların cezalandırılması kuraldır. TAKSİR İSTİSNAİ BİR DÜZENLEMEDİR.

Eğer bir suçun taksirli hali kanunda düzenlenmemiş ise faile bu suçtan dolayı ceza verilmez. TAKSİRli suç kanunda var ise ceza verilir.

FAİL

Suç işleyen/ suç işleme kabiliyeti olan kimseye fail denir. T.C.K ya göre fail ancak YAŞAYAN BİR GERÇEK KİŞİ olabilir. Suç ve cezaların şahsiliği ilkesi bunu gerektirmektedir. 

ŞÜPHELİ
Soruşturma aşamasında suç şüphesi altında bulunan kimseye ŞÜPHELİ denir.

SANIK

Kovuşturma ( İddianamenin KABULÜNDEN SONRAKİ AŞAMA ) aşamasında suç şüphesi altında bulunan kimseye ise SANIK adı verilir.

HÜKÜMLÜ

Hakkında mahkumiyet hükmü KESİNLEŞEN kimseye ise HÜKÜMLÜ adı verilir.

İŞTİRAK

Ceza kanununda belirtilen bir suçun birden fazla fail tarafından işlenmesi halinde çok failli suç, yalnızca bir kimsenin suç işlemesi halinde ise tek failli suç söz konusu olur.

ÖZGÜ SUÇ

Bazı suçların ancak belirli bir niteliğe sahip kimseler tarafından işlenmesinin öngörüldüğü suçlara özgü suç adı verilir.

AZMETTİRME

Hiçbir suç işleme kararı olmayan bir kişiye suç işlettirilmesine azmettirme adı verilir.

YARDIM ETME

Suç işleme kararı vermiş bir kişiye yasada sayılan kolaylıkların sağlanması suretiyle suç katılmış olan kimseye yardım eden adı verilir.

MAĞDUR

Failin işlediği bir suç dolayısıyla hukuken korunmuş olan haklarından mahrum olan, maddi ve manevi bütünlüğüne zarar gelen ve suçun neticesinin aleyhine gerçekleşmesi dolayısıyla daha bir çok zarar gören gerçek ya da tüzel kişiye mağdur adı verilir.

YAPTIRIMLAR

Suçun karşılığı olarak uygulanabilecek yaptırımlar CEZA ve GÜVENLİK TEDBİRLERİ dir. Ceza ve ceza yerine geçen güvenlik tedbirleri ancak KANUN İLE KONULUR. ( Kanunilik İlkesi )

Kanunun açıkça suç saymadığı bir fiil için kimseye ceza verilemez ve güvenlik tedbiri uygulanamaz. Kanunda yazılı cezalardan ve güvenlik tedbirlerinden başka bir ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunamaz. ( T.C.K m. 2 )

Türk Ceza Kanununda öngörülen cezalar iki türlüdür:

- Hapis Cezası.

- Adli Para Cezası.

GÜVENLİK TEDBİRLERİ

Türk Ceza Kanununda GERÇEK KİŞİLER İÇİN güvenlik tedbirleri üç türdür:

- Belli hakları kullanmaktan yoksun kılma,

- Eşya müsaderesi,

- Kazanç müsaderesi.

TÜZEL KİŞİLERE HAS GÜVENLİK TEDBİRİ İSE: FAALİYET İZNİNİN İPTALİDİR

SINIR DIŞI EDİLME

İşlediği suç nedeniyle ( 2 YILDAN FAZLA HAPİS CEZASI GEREKTİRMELİ ) hapis cezasına mahkum edilen yabancı, koşullu salıverilmeden yararlandıktan ve her halde cezasının infazı tamamlandıktan sonra, durumu, sınır dışı işlemleriyle ilgili olarak değerlendirilmek üzere derhal İçişleri Bakanlığına bildirilir.

Detaylı bilgi ve danışma için bizi arayabilirsiniz...

Adalet Mahallesi, 1593/1. Sk. No:30, B-Blok K:1 D:2 35580 Bayraklı/İzmir
Tel : 0 850 455 15 05 / 0232 348 74 35 (pbx)
evrim@kahyakahya.com | deniz@kahyakahya.com

© 2018 KAHYA & KAHYA Avukatlık ve Danışmanlık
Web Tasarım - Z@ferSOFT